1 Nisan 2010 Perşembe

OMİ ( Babaanne)

.... Dayımın tüm organları yeniden hayat bulmuştu yeni bedenler içinde.Tanışmamız yasaklanmış sadece teşekkür iletilerini alabilmiştik üçüncü elden.Türkiye'deki hayatımıza bir küçük pansiyon işleterek devam ettik.Annem ve babaannem çalışkanlıkları ile ünlü, tüm işleri başarı ile yürütüyorlardı.Biz her daim tatil pozisyonundaydık.Bizim için hayat çok güzeldi.İki kardeş güle zıplaya eğleniyorduk saatlerce.Hayat bir süre böyle ilerledi.Annem ve babaannemin üzerindeki yük ise eğlenceden çok uzak,ağırdı. Şikayet ettiklerini hiç duymadığımız için güzeldi bizim için her şey belki de...


Benim şişman tombik babaannem çok titrerdi üzerimize.Kıyamazdı hiç.Yumurtanın sarısını hala çok sevmememde çok payı vardır.Beyazını ayırır yedirir sarısını kendi yerdi.Ekmeklerin kenarı sert diye bir süre sert kabuklu ekmekleri yiyemedim.İçini ayırır onları verirdi bana. Sonra illa ki Kuran öğrenin derdi.Elinde sopa ile eğitim veren bir hocanın sayesinde!!! Elif Be yi çarpık çurpuk öğrendim.Ah şimdi ki aklım olsaydı da şikayet edebilseydim onu.Ne çok döverdi diğer arkadaşlarımı ezberleyemediler diye.İğrenç yaratık.Bugün ise bana kalan tek şey babaannemin geceleri kulağıma fısıldadığı dualar.Geri kalan her şey uçup gitti....
Benim tombik babaannem gün geçtikçe eriyordu.Minicik kalmıştı.Her şeyi yiyen o güzel yüzlü kadın,yemeklerde öğürür hale geldi.Öğrendik ki mide kanseriymiş.Sonrası malum.Artık herkesin bildiği süreçleri yaşadık bizzat.Ve sonra hayatım boyunca aklımdan çıkmayacak o telefon konuşması.Orta okula gidiyordum.Bana bir telefon geldiğini söylediler.Kulağıma dayadım ve annemim o hüzünlü sesiyle babaannen öldü cümlesi uzun süre çınladı kulağımda...


Beni ona benzetirler hep.Yanaklarımı,gülümsememi.Şimdi kocaman kız oldum.Beni yine şımartır mıydı ki?
Kulağıma dualar fısıldar mıydı ki?


Nur içinde yatsın.O çok sevdiği gelini ile yanyana yatıyorlar şimdi.Anneciğimle el ele...Kim bilebilirdi ki mezarın yanındaki boşluğun anneme ayrıldığını?


( Devamı var....)

4 yorum:

Leylak Dalı dedi ki...

Antalya'ya gelip seyrana dalınca yazıları kaçırır olmuşum, daha yeni farkettim bu yazını. Sen bütün acıları yaşayıp bitirmişsin Buğdaycım. Bundan sonrası huzur ve mutluluktur sana inşallah. Sevdiklerin hep yanında, keyfin hep yerinde olsun artık.
Marmaris davetini aldım kabul ettim ben, hem kurabiye sözün de var, değmeyin keyfime. Haziranda bir aksilik olmazsa geleceğim yer de Beldibi, hadi bakalım görüşmek üzere:))))

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Yazını okuyunca ne düşündüm biliyor musun?
Her hayat farklı bir roman ya da öykü konusu aslında.
Her şey hep günlünce olsun bundan sonra canım.
Sevgilerimle...

Çınar dedi ki...

Nurlarda yatsınlar canım. Umarım hayatının bundan sonrası dilediğince mutlu geçer.

Sevgiler

Bugday Tanesi dedi ki...

Üçünüzden de çok özür dilerim.Yine bir Uşak yolculuğu ile bölündü yazılarım ve yorumlarım.Yeniden döndüm evime...
Çok teşekkür ederim ilginize ve evet Özlem hepimizin hayatı bir roman kadar gerçek...
Öpüyorum.